Ramazan ayında bedenin iki öğün beslenme sistemine adapte olduğunu belirten uzmanlar, Ramazan Bayramı’nda eski sisteme kademeli olarak geçilmesi gerektiğini söylüyor. 

Ani beslenme değişikliğinin metabolizmayı zorlayabileceğine dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Bayram sabahında hafif ve istikrarlı bir kahvaltı yapmak bu sürecin birinci ve en kritik adımlarından biri.” dedi. Bayram mühletince tatlı ve hamur işlerini denetimli tüketerek insülin direnci ve kilo alımına karşı tedbir alınabileceğini lisana getiren Yiğit, geçiş periyodunda açlık ve susuzluk sinyallerinin karışabileceğini, gereğince su tüketmenin, bu karışıklığın önüne geçerek iştah denetimini sağlamaya yardımcı olacağını söyledi.  

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, Ramazan ayı sonrası ani beslenme tertibi değişikliğinde metabolizmayı zorlamamak için beslenme tekliflerinde bulundu.

Eski beslenme sistemine kademeli olarak dönülmeli!

Ramazan ayı boyunca bedenin alışık olduğu beslenme sisteminden farklı bir ritme girdiğini hatırlatan Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Oruç sürecinde iki öğünle hudutlu beslenmeye ve uzun mühlet susuz kalmaya adapte olan metabolizmamızı, bayramla birlikte eski nizamına kademeli olarak döndürmek epeyce değerli.” dedi. 

Bu geçişi ani ve sert yapmaktan kaçınmanın sindirim sistemi sıhhatini müdafaaya yardımcı olacağını lisana getiren Yiğit, bayram sabahında hafif ve istikrarlı bir kahvaltı yapmanın bu sürecin birinci ve en kritik adımlarından biri olduğunu vurguladı.

Kahvaltıdan sonra şekerli yiyeceklerden kaçınılmalı!

Bayram sabahı kahvaltısında peynir, yumurta, zeytin, tam buğday ekmeği üzere besinlerle hem protein hem de lif alımını artırmak gerektiğini söz eden Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Ayrıca taze sebzeler ve maydanoz, dereotu üzere yeşillikler ekleyerek vitamin ve mineral istikrarı sağlanabilir. Kahvaltıyı daha keyifli hale getirmek için zeytinyağlı lor peyniri, haşlanmış yumurtaya avokado dilimleri ekleyebilir ya da meyveli yoğurt kaseleri hazırlayabilirsiniz. Tatlı gereksinimini karşılamak için ise kuru meyveler tercih edilebilir. Böylelikle kan şekeri istikrarı korunur, uzun müddet tok kalırsınız. Kahvaltıdan çabucak sonra tatlı ve şekerli yiyeceklerden kaçınmak, bedeni bir anda zorlamamanın bir öteki yolu olacaktır.” halinde konuştu.

Açlık ve susuzluk sinyalleri karışabilir! 

Bayram günlerinde yemeği yavaş yemenin de kıymetli bir tesiri olduğuna dikkat çeken Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Yavaş yendiğinde beyne daha fazla tokluk sinyali gönderilir, bu da hem daha az yemek yemenize hem de öğünlerden sonra kendinizi daha tok hissetmenize yardımcı olur.” dedi.

Bu devirde açlık ve susuzluk sinyallerinin karışabileceğini de kelamlarına ekleyen Yiğit şöyle devam etti:

“Özellikle tatlı ve hamur işlerine yönelme isteği artabilir. Fakat gereğince su tüketmek, bu karışıklığın önüne geçerek iştah denetimini sağlamanızı kolaylaştıracaktır. Günde en az 8-10 bardak su içmeye dikkat etmek, bedenin su istikrarını koruyarak çok yeme isteğini azaltır.”

Bayramda sağlıklı bir beslenme için istikrarlı bir tabak oluşturulmalı… 

Bayram tatlılarının ve hamur işlerinin çok tüketiminin, kan şekerinde ani dalgalanmalara yol açarak insülin direnci, karaciğer yağlanması ve obezite üzere önemli sıhhat sıkıntılarını tetikleyebileceğine de değinen Beslenme ve Diyet Uzmanı Hülya Yiğit, “Daha sağlıklı tatlı alternatifleri olarak sütlü tatlılar, taze meyveler yahut kuru meyveler tercih edilebilir. Bu seçenekler hem tatlı muhtaçlığını karşılar hem de sindirim sistemine daha az yük bindirir.” dedi.

Bayram müddetince sağlıklı bir beslenme istikrarını korumak için ana öğünlerde istikrarlı bir tabak oluşturulması gerektiğinin altını çizen Yiğit, “Ara öğünlerde ise yoğurt, taze meyve yahut çiğ kuruyemiş üzere hafif atıştırmalıklar tercih edilmeli. Bayramınızı sağlıklı ve istikrarlı bir halde geçirmeniz hem fizikî hem de zihinsel olarak çok daha düzgün hissetmenizi sağlar. Herkese sağlıklı, memnun ve huzurlu bayramlar dilerim!” diyerek kelamlarını tamamladı.